8 Ekim 2011 Cumartesi

Ryosuke Yamada x Yuto Nakajima - Myojo Aralık 2008




JUMP's No. 1 Sırların Savunucusu Dai-chan!


Yamada: O halde her şeyden önce, lütfen bana Yuto-kun'un sırlarını anlat!
Nakajima: Aslında, medakama anlattım... Balıklar ve balık türleriyle ilgileniyorum, onlarla iyi geçiniyorum, bu yüzden 「Çocuklar kavga etmiyorsunuz, değil mi?」diyorum. Bu utanç verici! (medaka = bir tür balık)
Yamada: Böyle konuşmak, benim kız kardeşim de sık sık köpeğiyle konuşur. Ben kendi kendime böyle iyiyim, bu yüzden onlarla hiç konuşmuyorum.
Nakajima: Ne? Yani, yalnız kalmaktan hoşlanmadığımı mı söylemek istiyorsun?
Yamada: Çünkü hayvanlarla konuşan insanlar yalnız görünürler, değil mi? Bence, Yuto kesinlikle yapayalnız birisi. İş sırasında, her zaman üyelerden herhangi biriyle olmayı hayal ediyorsun.
Nakajima: Bu doğru, evdeyken, ailemle oluyorum. Kendimi odaya kapatıp, davulumu çalıyorum.
Yamada: Belli zaten-- Bateri çalarken, konuşmazsın. (Gülüyor)
Nakajima: Öyleyse, şimdi de Yama-chan'ın sırası! Ama ben hiç Yama-chan'ın sırrı olduğunu düşünmüyorum. Her zaman için dışın bir!! Ya da onun gibi bir şey....
Yamada: Benim sırrım evdeyken, konserlerde giydiğimiz, üzerinde "Hey! Say! JUMP" yazan T-shirt'lerden giymem. Çünkü çok rahatlar, evde giymek için harikalar.
Nakajima: Ben onu derslerde giyiyorum. Diğer üyelerinde derslerde giyme gibi bir alışkanlığı var, bu yüzden diğer üyelerle aynı giyinme şansımız oluyor.
Yamada: Ders alanı, küçük bir konser alanı gibidir. (Gülüyor) Ama başka başka şaşırtıcı bir sır düşünemiyorum. Çünkü biz Yuto'yla 3 yıldır arkadaşız, birbirimizin her şeyini biliyoruz ♪
Nakajima: Evet! Ama JUMP'da büyük sırları olan biri vardır. Özellikle de...
Nakajima & Yamada: Dai-chan!
Nakajima: Dai-chan seninle oldukça gizemleri artıyor. Dün de, onunla evine gittiğimde, Dai-chan telefonda konuşuyordu 「Evet, evet...」 tüm dikkatini ona vermişti. Hmm, acaba kiminle görüşüyordu...
Yamada: Kapattıktan sonra, sormadın mı ona "Kiminle konuşuyordun?" diye?
Nakajima: Sorsam bile, yalan söyleyecek gibi görünüyordu. (Gülüyordu)
Yamada: Doğru! Sanırım "Annemle." derdi, kimse ona inanmasa bile. (Gülüyor)




Yamada'nın gizlenme evi var mıydı?

Yamada: Hey- hey, sen çocukken, gizlenme evi yaptın mı?
Nakajima: Bir sürü yaptım!! Evimiz ormanlarla çevriliydi, bu yüzden kocaman bir tane yaptım. Giriş için iki dalı birbirine bağlamıştım, ve sağ tarafa da dizmiştim, gerçekten insanların yaşayabileceği bir yer olmuştu. Ağaçtan yay ve ok bile yapmıştım.
Yamada: Heeh~ Benim gizlenme evim daha normaldi. Bu işin içine biraz da para koydum. Bir dükkandan 100 yene tel satın aldım, sonra da gizlenme yerime çerçeve yaptım, ve üzerini de vinil levhayla örttüm...
Nakajima: Harika! Ben de benimkine vinil levha koymuştum!
Yamada: Biliyorum, değil mi? Bu yüzden yağmur falan yağdığında, onu çatı olarak kullanırdım. Oldukça da sağlam, tayfun bile gelse yıkılmaz, değil mi? Bu yüzden her gün oraya gidip oynardım. Sonrasında bir gün...
Nakajima: Ne oldu?
Yamada: Her zamanki gibi oynamaya gitmeyi düşündüm ve gizlenme evime gittiğimde, girişine bir kağıt yapıştırılmıştı. Üzerinde, "Bu yazı şehir sakinlerinden. Lütfen burayı derhal tahliye edin." yazıyordu...
Nakajima: Ne, nasıl geldi?
Yamada: Yaptığım gizlenme evi çok yüksekteydi, komşular orada gerçekten birisinin yaşadığını sanmışlar!
Nakajima: Gyahahaha! Cidden mi? Yine de anlayabiliyorum!!
Yamada: Onu çocukluk arkadaşımın biriyle yapmıştım, ama o çocuk uzun ve güçlüydü, böylece onun yardımıyla, görkemli bir gizlenme evi yapmayı başarmıştım. Gizlenme evinin içine, çocuk yazısıyla "Gizli Gizlenme Evi" yazılmıştı, ama sanırım büyükler onu görememişler...
Nakajima: Anlıyorum. Çok güzel yapmak da sorun oluyor işte. (Gülüyor)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder